OLASI BİR İSTANBUL DEPREMİ SONRASI İÇİN TASARLANAN YÜZEN EV

Mimarlık stüdyosu SO? Türkiye'nin en büyük şehrinde olası deprem sonrasında acil konut olarak kullanılabilecek, İstanbul Haliç üzerinde prototip bir yüzen ev yarattı. Haliç tsunamiye karşı doğal olarak korunuyor ve tıkalı yollarla karşılaşıldığında yiyecek ve yardım için önemli bir yol sağlayan stratejik deniz yolu erişimi sağlıyor.

SO?‘nun kurucuları Sevince Bayrak ve Oral Göktaş tarafından İstanbul'da acil barınma için azalan alan miktarına cevaben tasarlanan Fold and Float adlı prototip, İstanbul Tasarım Bienali 2018 kapsamında bir depremin ardından altı kişiye kadar acil durumda kullanılabilecek şekilde oluşturuldu. 

Prototip, barınak görevi gören ve sabit mobilyalar içeren katlanabilir bir yapıya sahip betondan yapılmış yüzer bir pontondan oluşur. Üst yapı, katlanıp istiflenebilmesi için katlanabilir. Kolayca monte edilebilecek şekilde tasarlanmıştır ve inşa etmek için kalifiye işçi gerektirmez. Üçgen biçimli yapının zemin katında küçük bir mutfak ve oturma alanı içeren yaşam alanları, yukarıda yükseltilmiş bir platform üzerinde uyku alanları bulunuyor. Evin her iki tarafında, yapıya ışık ve hava girmesini sağlamak için tam yükseklikte, tamamen açılabilir kapılar vardır.

Stüdyo, 1999 yılında Türkiye'de 14.000'den fazla insanın hayatını kaybettiği 7,4 büyüklüğündeki depremin ardından şehirdeki 477 açık alanın toplanma noktası olarak belirlendiğini açıklıyor. Ancak stüdyoya göre bu alanların çoğu kaybedilmiş, geriye yalnızca 97 alan kalmış durumda. Stüdyonun araştırmasına göre, depremlerle yerinden olanlar, olaydan sonra genellikle bir yılını geçici barınaklarda geçiriyor.
 

SO? Haliç'te sıralar halinde konuşlandırılan yüzen yapıların, büyük bir deprem meydana gelmesi durumunda geçici topluluklar oluşturmasını hayal edin. Stüdyo toplamda 180.000 yapının su yoluna yerleştirilebileceğini hesapladı.

Fotoğraf Kayhan Kaygusuz'a aittir.